Ancak kıyafetler konusunda da benzer fikirleri vardı: Toplumdaki konumlarını ve statülerini gösteriyorlardı. Roma mimarisinin, mitolojisinin ve dilinin eski Yunanlılardan etkilendiği bir sır değil. Aynı şey kıyafetlerde de oldu: Romalılar pantolonları küçümsemeye başladı. Kadınlar ve erkekler tunikler, uzun gömlekler ve pantolonlar barbarların kıyafetleri olarak kabul ediliyordu: Vahşi İskitler, Kaba Persler, Doğu ve Orta Asya halkları… diye yaygın inanışlar türemişti.
Antik Roma uygarlığı ve Tuna topraklarının kültürüne etkisi Romalılar aynı zamanda uygar halklar olarak kabul ediliyordu ve togaları (vücudu saran eliptik şekilli beyaz yünlü kumaştan giysiler ve tunikleri) tercih ediyorlardı. İmparator Theodosius’un MS 9.-5. yüzyılın sonlarında kabul ettiği yasaya göre pantolon giymenin ardından ceza ve hatta şehirden atılma uygulanıyordu. Devletin tarihi kimliğini korumaya çalıştı, bu nedenle “barbar” giyim modasının yayılmasını sınırladı. Antik Romalı hatipler de konuşmalarında pantolonu küçümsediklerini ifade ettiler. Gasp suçlamalarına karşı eski Galya valisi Marcus Fonteus’u savunan Marcus Tullius Cicero, “bol askeri pantolonlarla” gelen Galyalıların ” nefretine” dikkat çekti.
Öte yandan togalar ve tunikler, saldırganlık ve geri kalmışlıkla ayırt edilmeyen uygar vatandaşların kıyafetleriydi. Ancak MS 5. yüzyıla gelindiğinde kısıtlama gücünü kaybetmişti: Yeni toprakların gelişmesiyle birlikte Romalı askerler yine de artık yasak olmayan daha rahat gömlek ve pantolonlar giymeye başladılar.
